Milgram Deneyi, insanın kendisine verilen emirlerin vicdanı ile çelişkiye sebep olmasına rağmen otoriteye ne denli bağlı olduğunun ölçüldüğü bir deneydir.
Yani bireyin otorite karşısındaki davranış ve uyumlarının sınırlarını çizmektedir .Deney İlk olarak 2. Dünya Savaşında binlerce masum canın katilllerinden biri olan Nazi Savaş Suçlusu ‘Adolf Eichmann’ yargılanmasıyla başlar. Mahkemede cevabı aranan soru şudur ; ‘ Acaba Eichman sadece kendine verilen görevi mi yerine getiriyordu’ ? İtaatın sınırlarını bilmek isteyen Stanley Milgram, kafasını kurcalayan bu soru için ufak bir hileye başvurarak ‘ ‘öğrenme ve hafıza’ ile ilgili bir araştırmada görev alacak katılımcıları aranıyor’ şeklinde el ilanları bastırdı. Denekler bulundu ve onlara ‘cezanın öğrenme üzerindeki etkileri’ ile alakalı bir araştırmaya dahil oldukları söylendi
Araştırmanın amacın ‘İnsanlar yaptıkları hatalar karşısında cezalandırılmasının öğrenmesine katkısını ölçmek’ olarak açıklandı. Oysa ki amaçlanan deneklerin otorite karşısındaki itaat sınırlarıydı .Araştırmada 2 katılımcı vardı. Onlardan birisi öğrenci, diğeri de öğretmen olacaktı. Kura ile belirlenecek durumda öğrenci olacak olan aslında bir işbirlikçiydi. Asıl denek olana öğretmen rolü biçilmişti. Ayrıca odada ki otorite rolü ise asık suratlı bir araştırmacıydı.Ardından deneyin kuralları açıklandı. Öğretmen kendisine verilen kağıttan öğrenciye sözcükler öğretecek daha sonrasında da öğrenciden bu sözcükleri bilmesini isteyecekti. Öğretmen her yanlış cevapta öğrenciyi elektrik şokuna mağruz bırakacaktı. Deneyi sonuçları inanılmazdı. Katılımcı, vicdanını ve asık suratlı otoritenin ‘ Başka seçeneğiniz yok devam etmek zorundasınız’ teklinleri arasında sıkışacaktı. Milgram'ın öğrencilerin bu deneyi katılanlardan sadece % 1,2'sinin en yüksek voltajı uygulayacığını düşünürken,- ki sadist olanların - gerçek hiçte öyle olmayacaktı. İlk deneklerin % 65'i 450 volta kadar yani deneyin sonuna kadar ilerleyecekti.Ve merhametli insan tabusu belki de tarihe karışacaktı.
0 yorum :
Yorum Gönder